Turizm kenti Antalya, Rusya-Ukrayna savaşı sonrası ağır göç aldığı için gayrimenkulde fahiş kira ve satış sayıları uzun mühlet reaksiyon çekti. Kent, İstanbul’dan sonra Türkiye’deki en kıymetli kent oldu. ‘Balon fiyatlar’ olarak nitelendirilen durumun 2 yılın sonunda genel alıcıda sürecin kabullenildiğini belirten emlakçılar, konut kiralarında yüzde 25 hududunun 1 Temmuz prestijiyle kalkmasının akabinde kesimde hareketliliğin başladığını söyledi. Emlakçılar, hizmet bedeli olarak bir kira bedeli kiracıdan alarak mülk sahipleri ile kiracıları bir ortaya getiriyor. Satın alma süreçlerinde yüzde 2 alıcıdan, yüzde 2 de satıcıdan genel meblağ üzerinden komite alan emlakçılar, bugünlerde komite ya da kira bedellerine ortak olanlardan kaygılı.
‘BİZİM SICAK BAKTIĞIMIZ BİR DURUM DEĞİL’
Doktor, avukat, öğretmen, site ya da apartman vazifelisi, memur, market işletmecisi hatta akademisyenlerin bile emlakçı üzere davrandığını belirten Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) 41. Küme Gayrimenkul Faaliyetleri Komite Başkanı Hülya Tükenmez, kendilerini arayanların kesinlikle bir beklenti içinde olduğunu söyledi. Tükenmez, “‘Kiradan ya da satın alma sürecinden bana da hisse verirseniz, sizinle çalışalım’ diyenler oluyor. Bu kurumsal olarak bizim sıcak baktığımız bir durum değil. Lakin birtakım arkadaşlarımız yüksek komite getirisi olan gayrimenkulleri elinden kaçırmamak için teklifi kabul ediyor” dedi. Kendilerinin de mağdur olduğunu, kimi vakit alacakları kurul ya da bedellerin yarı yarıya düştüğünü belirten Tükenmez, “Avukat, öğretmen, apartman görevlileri gibi çok sayıda meslek kümesinden bu teklifleri alıyoruz. Vakit zaman kabul ediliyor fakat bu hakikat bir davranış değil. Bazen alacağımız bedelin yarısını isteyenler bile oluyor” diye konuştu.
‘AKADEMİSYENDEN BU TÜRLÜ BİR TEKLİF GELİNCE ŞAŞIRIYORUZ’
Antalya genelinde emlak işi yapan Halit Mert de bu durumdan şikayetçi. Tam kesimin hareketlendiğini, para kazanmaya başlayacakları devrin başlaması nedeniyle sevindiklerini, lakin bu çeşitten kendilerine ortak çıkanlar nedeniyle gelir kaybı yaşadıklarını belirten Mert, kendi gelirlerinden hisse isteyenlerin vergi vermeyip, vergi kaçakçılığı pozisyonuna düştüğünü de söyledi. Mert, “Alıcı ve satıcı bizimle irtibata geçiyor. Onlara portföyümüzden dayanak olmaya çalışıyoruz. Farklı meslek kümelerinden arayanlar da oluyor. ‘Elimde hoş bir daire var. Arkadaşımın dairesi. Satacak ya da kiraya verecek. Beni de görürseniz sizinle çalışalım’ diyorlar. Meslektaşlarımızla bu çeşitten paslaşmalar yapıyoruz lakin öğretmen, doktor, avukat, akademisyenden böyle bir teklif gelince şaşırıyoruz” dedi. Mert, bu çeşitten alışverişlerin bir biçimde denetlenmesi ve vergi kaçakçılığı üzerinden cezalandırılmasının uygun olacağını kelamlarına ekledi. (DHA)